Bilecik Belediye Başkanı Semih Şahin 71 yıl önce faili meçhul bir cinayette yaşamını yitiren Türk Edebiyatının toplumcu fikriyatının öncüsü Sabahattin Ali’nin 114.doğum gününde bir mesaj yayımladı.

Kaz Dağları için yazdığı ‘Dağlar’ şiiri ile hafızalarda yer tutan ve Kürk Mantolu Madonna kitabı ile adeta Türk Edebiyatında özellikle genç okuyucu kitlesi içinde rüzgarlar estiren Sabahattin Ali’nin doğum gününe ilişkin Başkan Şahin, sosyal medya hesabından yapmış olduğu paylaşımda,“Sonra bu garip ağaçlar, bana daima hasretini çektiğim uzak memleketleri hatırlatır.”Ülkemizin yetiştirdiği en önemli yazarlardan biri olan Sabahattin Ali’yi, doğum gününde saygıyla anıyorum.” ifadelerine yer verdi.

Sabahattin Ali kimdir?

Sabahattin Ali, 25 Şubat 1907 tarihinde dünyaya geldi. Edebî kişiliğini toplumcu gerçekçi bir düzleme oturtarak yaşamındaki deneyimlerini okuyucusuna yansıttı ve kendisinden sonraki Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatını etkileyen bir figür hâline geldi. Daha çok öykü türünde eserler verse de romanlarıyla ön plana çıktı; romanlarında uzun tasvirlerle ele aldığı sevgi ve aşk temasını, zaman zaman siyasi tartışmalarına gönderme yapan anlatılarla zaman zaman da toplumsal aksaklıklara yönelttiği eleştirilerle destekledi. Kuyucaklı Yusuf (1937), İçimizdeki Şeytan (1940) ve Kürk Mantolu Madonna (1943) romanları Türkiye'deki edebiyat çevrelerinin takdirini toplayarak hem 20. yüzyılda hem 21. yüzyılda etkisini sürdürdü.

Eğridere'de doğan Sabahattin Ali, ilk hikâye ve şiir denemelerine Balıkesir'de başladıktan sonra İstanbul'daki edebiyat öğretmeni Ali Canip Yöntem'in desteğiyle ilk kez Akbaba ve Çağlayan dergilerinde şiirlerini yayımladı. Anadolu'da kısa süre öğretmenlik yaptıktan sonra Türk devleti tarafından dil eğitimi için Almanya'ya gönderildi. Türkiye'ye döndüğünde Almanca öğretmeni olarak göreve başlasa da önce komünizm propagandası yaptığı iddiasıyla bir süre tutuklandı, ardından ise Türk devlet yöneticilerini eleştirdiği iddiasıyla tekrar tutuklandı. Bu dönemde memurluktan ihraç edildi ancak Atatrük hakkında yazdığı bir şiirden dolayı yeniden devlet kurumlarında görevlendirildi. Ayrıca kendisine yüklenen sosyalist algısını kırmak için de Esirler adlı bir oyun kaleme aldı.

Hayatının son yıllarında Türk milliyetçileriyle yaşadığı tartışmalarla da öne çıktı, özellikle Türkçü-Turancı yazar Nihal Atsız ile yaşadığı gerilim giderek artarak Irkçılık-Turancılık Davasının bir parçası oldu. Bu dönemde Aziz Nesin'le beraber çıkardığı Markopaşa dergisinde siyasileri eleştirmesi yüzünden çeşitli davalarla uğraşmak zorunda kaldı. Hakkındaki davaların aleyhinde seyrettiği bir dönemde Türkiye'den ayrılmak istedi ve Bulgaristan sınırını geçmek isterken kendisine kaçma girişiminde rehberlik eden Ali Ertekin tarafından öldürüldü.

Editör: TE Bilişim