Son günlerde kamuoyunu meşgul eden kamu binalarının OSB’ye taşınması için OSB Yönetim Kurulu’nun olağanüstü Genel Kurula gitmesini  yeni yatırımını tanıtmak için düzenlediği basın toplantısında değerlendiren Arslan Alüminyum Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Arslan, “benim tesislerden birkaç oyum var onu kullanacağım, OSB ne der, verir, vermez, verse de bu işin yapılacağını sanmıyorum, OSB kanun tanımıyorsa yapacak birşey yok, ben bu işe karşıyım  bu iş silah zoruyla olmaz” yanıtını verdi.


Bilindiği gibi Bilecik Valiliği’nin 1. Organize Sanayi Bölgesi'nin yol tarafındaki TSO ile Polisevi arasındaki yaklaşık 40 bin metrekarelik alana talip olduğu ve buraya Valilik, Adliye ve Emniyet Müdürlüklerinin yeni binalarını yapıp taşımayı amaçladığını haber yapmış ve bizzat Vali Süleyman Elban'ın girişimleri ve görüşmeleri çerçevesinde yapılan bu projeye bazı sanayicilerin sıcak baktığı, bazı sanayicilerin ise sıcak bakmadığı için 1. OSB bandı içerisinde yaralan bu yerin başka bir gayrimenkul ile takas edilerek Hazine adına devri hususunun görüşülmesi için OSB Yönetimi’nin olağanüstü Genel Kurula gidileceğini kamuoyuna duyurmuştuk.

Vali Elban'ın sanayicilerin rızası ile almak istediğini, ayrıca Valilik tarafından gelen bu talep karşısında 1.OSB yönetiminin Olağanüstü Genel Kurul kararı aldığı, fakat bazı Yönetim Kurulu üyelerinin Genel Kurul yapma kararına şerh düştüğü iddialarını da haberimizde gündeme taşımamızın ardından Vali Süleyman Elban, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde gazetecilere verdiği kahvaltıda konuya açıklık getirerek şehrin merkezde sıkıştığını hayalinin sanayi ile kurumları birleştirip şehir merkezinin bu alana taşınması olduğunu ve bu kapsamda 1. OSB’nin olağanüstü Genel Kurul’un da sanayicilerin duyarlı davranarak oylamada olumlu karar çıkacağına inandığını belirtmişti. 

Bu gelişmelerin ardından OSB’de en büyük fabrikalardan birine sahip olan Arslan Alüminyum Fabrikası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Arslan, yeni Entegre Dikey Boyama Tesisi’nin yatırımı ile ilgili olarak düzenlediği basın toplantısında Valiliğin 1. OSB'den istediği yer için  OSB'nin olağanüstü genel kurula gitmesini değerlendirdi.

Arslan, “OSB kanun tanımıyorsa yapacak bir şey yok. Ben söylüyorum genel kurula gitmeye gerek yoktu ki, ben aldım deyip alabilirdi. Neden böyle oynuyorlar bunu anlamıyorum” diyerek sitemini dile getirdiği açıklamada, “ benim fikrimi değiştirmek istiyorlarsa ben o gün de hayır dedim, bugün de hayır derim, uygulama belli” dedi.

Bu işin silah zoruyla olamayacağını da belirten Arslan, “OSB’nin yönetimi var.  Bu işin genel kurula gitmesi lazım mıydı, değil miydi, onlar öyle uygun gördüler, geldi, ne olduğunu bilemem ben bir üyeyim burada, benim bu yerde bir oyum var veya tesislerden birkaç oyum var onu kullanacağım. Arkadaşların dediğine göre, OSB ne der, verir, vermez, yanlış, verse de bu işin yapılacağını sanmıyorum,  bu iş silah zoruyla olmaz. Biz yapıyoruz, çalışıyoruz, mücadele ediyoruz, hep yapmaya çalışıyoruz, biliyorsunuz kanun belli, OSB kanun tanımıyorsa yapacak bir şey yok. Ben söylüyorum genel kurula gitmeye gerek yoktu ki, ben aldım deyip alabilirdi. Neden böyle oynuyorlar bunu anlamıyorum. Ama benim fikrimi değiştirmek istiyorlarsa ben o gün de hayır dedim, bugün de hayır derim, uygulama belli sizler biliyorsunuz. Ben 35 senedir buradayım, yolunu keselim dedik, binalar yaptık önüne, olmadı, OSB’ye lazım böyle yerler. Bunun altında açıkçası, yer alma, verme meselesi değil, bunu daha sonra açıklayacağım, bu olay çok açık. Binamı alamadılar hala fabrikam duruyor orada 35 sene geçti, ben 35 sene evvel buraya zorunlu taşınmayla geldim. Buradan başka yere taşınmaya da niyetim yok. Ben OSB başkanı olsaydım çok daha farklı olurdu. Ben alın demiyorum buyrun alın ama bugünün yarını da var. Benim istimlak edilen yerimi 35 senedir alamadılar. Bir rıza vardır ben Bilecik’e 35 sene hayatımı verdim gençliğimizin en güzel çağında. Buralarda kimsecikler yoktu, o dağları temizleyerek düz alan çıkardım fabrika kurdum, bunu herkes biliyor, geçmişin valileri de biliyor. Açıkçası bu böyle ama ne yapayım daha fazla birşey söylemeye gerek yok. Ama şunu söyleyeyim ben gerektiği yerde susmam. Adaletli olmak zorunda bu iş. Hayatımı verdim canımımı alacak zaten yaşadığım kadar yaşamışım. 270 dönüm arazim var, 100 dönüm fabrika alanım var. Şeriatın kestiği parmak acımaz, ama verilse dahi ben bana kalsa hastaneyi de, polis lojmanlarını da buradan söker atarım, onlarda bizim bandımıza kurulmuş zamanında, alışkanlık haline gelmiş bu, ben başkanlık yaptığım zamanda hep o arazileri satın aldım OSB’ye” görüşlerine yer verdi.

Editör: TE Bilişim