Atatürkçü Düşünce Derneği katledilişlerinin yıl dönümünde ADD kurucu Genel Başkanı Prof. Dr. Muammer Aksoy ve gazeteci-yazar Abdi İpekçi’yi unutmadı.

ADD Şube Başkanı Feyzi Köse, içinde bulunduğumuz "Adalet ve Demokrasi Haftası”nda, Aksoy ve İpekçi’nin emanetine sahip çıkacak vatansever Atatürkçülerin görev başında olduğunu belirttiği açıklamasında şunları ifade etti:

“Türkiye aydınlanmasının bilim savaşçılarındandı”

Değerli dostlar; 31 Ocak, Atatürkçü Düşünce Derneğinin kurucu genel başkanı Prof.Dr. Muammer Aksoy'un katledilişinin 27. yıl dönümü. Çalışma ve çabalarıyla ödünsüz ve örnek Atatürkçü, Atatürk ilkeleri doğrultusunda Türkiye aydınlanmasının bilim savaşçılarındandı. O ve Türkiye'mizin yüz akı 50 değerli insan 19 Mayıs1989'da : "Atatürk devrim ve ilkelerinin toplumsal sorunlarımızın çözümlenmesinde ışık tutucu niteliğine ve yaratıcı güce sahip olduğuna inananlar "Atatürkçü Düşünce Derneği"ni kurarak, O'nun devrim ve ilkelerinin gelecekte de egemen olmasına katkıda bulunma ve onlara bekçilik yapma zorunluluğunu duymuşlardır " demişlerdi. Ne kadar haklı olduklarını yaşayarak görüyoruz. Değerli dostlar; Ankara Bahçelievler'deki evine giderken Cumhuriyet düşmanlarınca katledilen Muammer Aksoy'un cenazesinde fotoğrafını taşıyan ise Uğur Mumcu'ydu. Uğur'un öldürülmesinden sonra ailesinin kurduğu " Uğur Mumcu araştırmacı gazetecilik vakfı", 24-31 Ocak tarihlerini "Adalet ve Demokrasi Haftası" ilan etti. İşte bu haftanın önemini kavramak ve yitirdiğimiz tüm şehitlerimize boşuna ölmediklerini haykırmak hepimizin görevi olmalı. Bu haftanın saygısına dayanarak 1993'de "kamu yararına dernek" olarak tescillenen Atatürkçü Düşünce Derneğine üye olmaya, sesimizi daha gür çıkarmaya davet ediyorum. Kıymetli kurucu genel başkanımız ışıklar içinde yat, emanetine sahip çıkacak vatansever Atatürkçüler görev başında.

“Emanetleriniz emin ellerde”

Değerli dostlar; 1 Şubat 1979 gazeteci-yazar Abdi İpekçi'nin katledilişinin yıl dönümü.1929 İstanbul doğumlu Abdi İpekçi 1949 yılında gazeteciliğe başladı. Çeşitli gazetelerde çalıştıktan sonra, 1954 yılında Milliyet gazetesinde Genel Yayın Yönetmeni ve Başyazar olarak çalıştı. O 1 Şubat günü Ankara'da Başbakan B.Ecevit ile görüşmüş, İstanbul'a dönmüş gazetenin imtiyaz sahibi ile akşam buluşacağı görüşme öncesi evine gitmek üzere arabasına binmişti. Hafif yağmurlu bir gündü, evi Teşvikiye'de, Teşvikiye polis karakoluna 70 metre mesafedeydi. Trafiğin durma noktasına geldiği bir anda tetikçi arabasının ön camını kırarak 5 el ateş etti. Eşi silah seslerine evinden fırladı ama Abdi İpekçi kurtarılamadı.Tetikçinin kimliği hemen tespit edildi , ama 5 ay sonra bir kahvede okey oynarken yakalandı.Mehmet Ali Ağca'ydı.Hani yakalandıktan 8 ay sonra askeri hapishaneden kaçan( kaçırılan) ve Papa'yı vuran ülkücü M.Ali Ağca.Her dönem emperyal güçler tetikçiler bulur, içten veya dışarıdan.Önemli olan bu tetikçilerin arkasındaki o karanlık güçleri bulabilmektir.Bu cinayetleri anlayabilmek, olayları doğru teşhis edebilmekten, pazılın tümünü görmekten geçer.Biz Atatürkçüler ; bilim ve aklın egemenliğinde doğru ilkeler , doğru programlar ve doğru stratejilerle bütün tezgahlanan oyunları görüyor ve boşa çıkarmak için her daim hazır olarak çözümler üretiyoruz. Mustafa Kemal'in askerleri olarak; Cumhuriyetimiz için, Laik Demokratik Hukuk devletimiz için görev başındayız. Evrensel gazeteciliğin "doğru haber, özgür yorum ve tarafsız gazetecilik " ilkelerinin gelişip ilerlemesinde çok emek vermiş Adam gibi gazetecilik yapmış; Abdi İpekçi, ışıklar içinde yat. Bilinsin ki Türk toplumu; yeni Uğur Mumcu'lar, yeni Abdi İpekçi'ler çıkarmaya devam ediyor. İşte Uğur Dündar’lar, Yılmaz Özdil’ler, Soner Yalçın’lar, Necati Doğru’lar, Rafet Ballı’lar, Rıza Zelyut’lar, Bekir Coşkun’lar, Nihat Genç’ler. Emanetleriniz emin ellerde.

Editör: TE Bilişim