29 Ekim Cumhuriyet Bayramı yaklaşırken geçtiğimiz yıl ki coşkulu kutlama bu sene olacak mı sorusunu beraberinde getiriyor. Geçtiğimiz yıl Atatürkçü Düşünce Derneği ve Türkiye Gençlik Birliği önderliğinde yapılan fener alayı ile Cumhuriyet Bayramı ilimizde coşkulu bir şekilde kutlanmıştı. Bu yıl ise 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı yaklaşırken konu ile ilgili Atatürkçü Düşünce Derneği Bilecik Şubesi Başkanı Feyzi Köse’nin düşüncelerini aldık. “29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız yaklaşıyor. Bu sebeple en büyük bayramımız olan Cumhuriyet Bayramımızın yeni bir yıldönümünde geçen sene yaptığımız gibi bir fener alayı yapmayı düşünüyoruz.” diyen Köse bu bağlamda tüm muhalefet partileri, sivil toplum kuruluşları ve sendikalarla görüşeceğini belirtti.

Geçtiğimiz yıl Bilecik’te ilk defa fener alayının yapıldığını belirten Köse, “Bilecik'te ilk defa bir fener alayı yaptık. Acaba 50 kişi, 100 kişi ile mi yürüyeceğiz derken, alan binlerce insanla doldu.” dedi. Köse başta Cumhuriyet Halk Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi olmak üzere sivil toplum örgütleri ve sendikalar ile görüşmeler yapacağını söyledi. Atatürkçü Düşünce Derneği Bilecik Şubesi Başkanı Feyzi Köse açıklamasına şu ifadelerle devam etti.

“BÜTÜN SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİNİ, SENDİKALARI ZİYARET EDECEĞİM”

“Önümüzde 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı yaklaşıyor. Türkiye Cumhuriyeti'nin en büyük bayramıdır. Kimsesizlerin kimsesi Cumhuriyet Bayramıdır. Geçen sen Bilecik'te ilk defa bir fener alayı yaptık. Acaba 50 kişi, 100 kişi ile mi yürüyeceğiz derken, alan binlerce insanla doldu. Ondan sonra beni bir parti, sendika ya da başka bir örgüt aramadı. Yeni bir 29 Ekim geliyor diye. Buradan kamuoyuna duyuyorum. Yine Cumhuriyet Halk Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi başta olmak üzere bütün partileri ziyaret edeceğim. Bütün sivil toplum örgütlerini, sendikaları ziyaret edeceğim.

Şuandan itibaren Türkiye’nin her yerinde bütün vatansever, Cumhuriyetçi, Atatürkçü insanlarımızın evlerine, işyerlerine Türk bayrağı asmaya, bayrak yürüyüşleri yapmaya davet ediyorum. Yaklaşan 29 Ekim Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun tapusu olan en büyük bayramımızda alanlara, meydanlara çıkmaya davet ediyorum.  Biz Bilecik’te Atatürkçüler olarak 29 Ekim akşamı, geçen sene yaptığımız yürüyüş gibi tekrar fener alayı yapacağız. Bunu şimdiden kamuoyuna duyuyorum. Bu çağrımdan sonra tüm muhalefet partilerini, sivil toplum örgütlerini, demokratik kitle örgütlerini, sendikaları ziyaret edeceğim.

“CUMHURİYETİMİZİN DEĞERLERİNE YAPILAN HAKARETLERİ HAİN KALKIŞMALAR OLARAK GÖRÜYORUZ”

Diliyorum ki her görüşten, her partiden, her sendikadan birer temsilci ile bu işi yapalım. Bu olmadığı takdirde sadece Atatürkçü Düşünce Derneği Bilecik Şubesi olarak 29 Ekimde bu fener alayını düzenleyeceğiz. Artık susmayacağız. Türk bayrağına yapılan, Atatürk’e yapılan hakaretlere, Cumhuriyetimizin değerlerine yapılan hakaretleri hain kalkışmalar olarak görüyoruz. Bunların gelip geçici ve tesadüfî olmayan olaylar olduğunun farkındayız.

Emperyalizmin ‘Büyük Ortadoğu Projesi’ iflas etmiştir. Geçtiğimiz yıllarda Tunus’ta başlayan Arap Baharı diye bize lanse edilen ama Mısır’da halkın ülkesine, rejimine sahip çıkmasıyla, Lübnan’da insanların direnmesiyle, Suriye’de Beşar Esad’ı 3,5 yıldır dört taraftan kuşatılmışlığını yenerek adım adım ilerlemesiyle ‘Büyük Ortadoğu Projesi’ çökmüştür. Bu projenin en son halkasında emperyal güçler, özellikle Amerikan emperyalizmi “Acaba Irak’ta, Suriye’nin kuzeyinde petrol bölgesinden Akdeniz’e bir koridor açabilir miyiz?” diye IŞİD denen lanetleri başımıza bela etmiştir. Bugün PKK’nın Suriye kolunu PYD’yi kurtaracağım diye IŞİD’e önce saldırtıyor. Daha sonra, “Onlara silah vereceğiz, eğitim vereceğiz. Bu iş 2-3 yıl sürer. Bende bu sürede buraya yerleşir ikinci İsrail’i kurarım” diyor. Emperyal güçlerin bütün derdi budur. Bütün bu oyunların bozulması için, bölgemizde Türk ordusunun savaşa girmemesi için, toprak bütünlüğümüzü ve milletimizin bölünmez bütünlüğünü ve birliğini koruyabilmemiz için bizler Atatürk’ümüze de bayrağımıza ve bütün Cumhuriyet değerlerimize sahip çıkmak zorundayız.

“29 EKİMİN ÖNEMİ GEÇTİĞİMİZ YILLARDAN DAHA ÇOK ARTMIŞTIR”

 Bu yüzden önümüzdeki günlerdeki 29 Ekim Cumhuriyet Bayramının önemi geçtiğimiz yıllardan daha çok artmıştır. Bu sebeple bayrağını, Atatürk posterini alan tüm insanlarımızı göreve davet ediyorum. Her insanın yapabileceği bir şey vardır. “Bir bataklıktaki on binlerce sivrisineğe karşılık ben tek başıma ne yapabilirim” diyen vatandaş bir sivrisineğin soktuğu yerin can acısına bakarak bir sivrisineğin ne yapabileceğini görmelidir. O yüzden diyorum ki hepimize düşen bir görev vardır. Sadece belirli bir dernek, siyasi parti bu işi yapsın demek aymazlıktır. Ben buradan tüm halkımıza sesleniyorum. İstisnasız kadın, erkek herkesin bu çorbada tuzu olmalıdır. Buraya mutlaka katkı vermelidir. Herkesi 29 Ekim akşamı Cumhuriyet değerlerine sahip çıkma görevine davet ediyorum. Teröristlerin ayaklanma girişiminin bastırılması da Atatürk’e ve Cumhuriyete sahip çıkarak gösterilecektir. Askerimizin terörle mücadelesinde haklarını gasp edenler, bunda payı olanlar tarih önünde mutlaka yargılanacaklardır. Bu durumdan çıkış garı milli ile milli arasındaki mücadelede milliden yana saf tutmaktan geçer.

Günümüzün koşullarında Türkiye Cumhuriyeti üzerinde oynanan bu ayaklanma kalkışması karşısında artık sağ-sol, Türk-Kürt demeden bir araya gelerek bu sıkıntıları atlatacağız. Bu insanlar hangi partide, hangi dernekte örgütlenmiş olursa olsun yeter ki Atatürk’e ve Cumhuriyete sahip çıkan arkadaşlar olsun. Milli güçleri bir araya getirmeden, bir yumruk gibi kenetlenmeden buradan çıkış yoktur. Ama ben inanıyorum ki gençliğimiz vardır, halkımız duyarlıdır. Bunlar milli bir birliğe evet diyeceklerdir. Önümüzdeki kutlayacağımız 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı bunun en güzel örneği olacaktır.”

Editör: TE Bilişim