15 Temmuz darbe girişiminin 1.yıldönümü dolayısıyla tüm Türkiye düzenlenen anma etkinliklerinin Bilecik’te ki programı Cumhuriyet Meydanı’nda devam etti.

Yoğun katılımlı etkinlikte Vali Tahir Büyükakın, Belediye Başkanı Selim Yağcı ve 2.Jandarma Er Eğitim Tugay Komutanı Tuğgenarel Halis Zafer Koç birer konuşma gerçekleştirerek darbe girişimini lanetlediler. Alana kurulan dev ekrandan ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’da ki 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde yaptığı konuşma canlı yayınlandı. Ardından tutulan demokrasi nöbeti sabah namazına kadar devam etti.

Vali Büyükakın, binlerce kişinin önünde yaptığı konuşmada, ülkemize kumpas kurmak isteyenlerin hak ettikleri yerde olduklarını vurgularken, 2.Jandarma Er Eğitim Tugay Komutanı Tuğgenarel Halis Zafer Koç ise Türk Silahlı Kuvvetlerinin bir kişinin veya bir zümrenin kontrolünde olmayacağını ve vatan için canlarını seve seve vermeye her zaman hazır olduklarını söyledi.
Belediye Başkanı Selim Yağcı, ise darbe akşamı vatan aşkıyla, bayrak aşkıyla sokaklara çıktıklarını ve hain darbe girişimi bastırdıklarını belirtti.

“Şanlı bayrağımız her geçen gün daha yükseklere yükseliyor ve yükselecektir”

Belediye Başkanı Selim Yağcı, darbe girişiminde bulunan hainlere karşı, “Recep Tayyip Erdoğan’ı size yedirmeyiz” dediği konuşmasında şunları vurguladı:

“15 Temmuz 2016 rastgele bir tarih değil. Bu milletin tarihinde birçok zaferler var, birçok destanlar var, birçok savaşlar var. Ama içlerindeki 15 Temmuz’da yapılan hain bir girişim en sinsisi, en haini, en kalleşi. O akşam İki grup insan vardı.

O akşam iki lider vardı. Bunlardan birisi cehaleti savunan, kötülüğü savunan, bu cennet vatanı geriye götürmeyi savunan ve milli iradeyi ayaklar altına almayı hedefleyen, dış güçler tarafından beslenen hain, kalleş bir örgüt ve onun dış ve iç yardakçıları, yardımcıları vardı. Diğer taraftan başka bir grup vardı. Hakkı, hakikati, milli iradeyi, adaleti, demokrasiyi, gelişmeyi bu bayrağı en üst noktaya çıkarma hedefi noktasında gecesini gündüzüne katmayı ve bu bayrak için, bu vatan için, bu millet için, bu din için, tüm kutsal değerler için canını hiç kırpmadan ortaya koyan gözünü hiç kırpmadan canını ortaya koyan mutlu ve geleceği aydınlık olan bir grup vardı. Yine o akşam gerçekten kendi sarayı içerisinde dışarıdan beslenerek insanlarımızı kötülüğü teşvik eden FETÖ haini vardı. O akşam başka bir lider vardı. Mazlumların hür sesi, gür sesi olan ”Ben milletimin yanında olmam gerekir, nerede olursam olayım milletimden başka güç tanımıyorum.” diyen ve o karanlık geceyi aydınlığa çıkaran Recep Tayyip Erdoğan vardı. Hak ile batılın mücadelesinde her zaman olduğu gibi Allah’a çok şükürler olsun hak kazandı, hakikat kazandı, aydınlık yarınlar kazandı, ülke kazandı, millet kazandı.

Şanlı bayrağımız her geçen gün daha yükseklere yükseliyor ve yükselecektir. Bunu nasıl yaptık? Tek bayrak, tek vatan, tek millet, tek devlet iddiasında olan bu inanç içerisinde olan liderimiz Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın dirayetiyle, ferasetiyle, cesaretiyle sizlerin el, ele gönül, gönülle birlik beraberlik kardeşlik duygusuyla içimizdeki vatan aşkıyla, bayrak aşkıyla sokaklara çıktık ve dedik ki; “Dur, bu bastığın topraklar rastgele topraklar değil. Üzerinde binlerce, yüz binlerce, milyonlarca atamın, şehidimin kanı var. Bunları sizlere yedirtmeyiz, bastırmayız” dedik. Birileri bu ülkenin gelişimi noktasında liderimizi almaya kalktılar;“Durun!”dedik. “Recep Tayyip Erdoğan’ı sizlere yedirmeyiz. Onun liderliğinde bu ülke 2023, 25053, 2071 hedeflerine ulaşacak ve lider ülke Türkiye’yi oluşturacağız”dedik.

İşte 15 Temmuz akşamında, o karanlık gecede bir araya gelmemiz ülkemizin her noktasında el ele, gönül gönülle olmamızı bugün ki aydınlık yıldızlı akşamları doğurdu. Yarına ümitle bakmamızı doğurdu. Ama bugün birileri ülkenin bu gelişiminden yine rahatsız oluyorlar. Bir de içimize nifak sokmaya çalışıyorlar. Ama biz gerekten öyle bir ataların torunlarıyız ki, bunu tarihteki birçok noktada göstermişiz. Malazgirt’te göstermişiz, Kurtuluş Savaşı’nda göstermişiz, Çanakkale’de göstermişiz ve en sonunda 15 Temmuz’da göstermişiz. El ele, gönül gönülle vermeyi başarmışız. 15 Temmuz’da sadece ortada AK Parti yoktu, sadece Cumhuriyet Halk Partili kardeşlerimiz yoktu, sadece Milliyetçi Hareket Partili kardeşlerimiz yoktu. 15 Temmuz’u hep birlikte başardık. Aydınlık yarınlara hep birlikte yelken açtık ve millet olarak da inşallah hedefimize, amacımıza en iyi şekilde yaklaşıyoruz ve ulaşacağız diyorum. 15 Temmuzların bir daha tekerrür etmemesi için ve gelecek yarınlarımızın daha aydınlık olması için çocuklarımızın, torunlarımızın bu kâbusları, rüyaları görmemeleri için birbirimizi öncekinden daha fazla seveceğiz. Birbirimize öncekinden daha fazla hoşgörüyle davranacağız.

Daha fazla el, ele vereceğiz. Daha fazla gönül, gönülle olacağız ve iri olacağız, bir olacağız.İri olacağız, diri olacağız. Hep birlikte Türkiye olacağız. İnşallah lider ülke muasır medeniyet seviyesine ulaşarak ulu önder Atatürk’ün dediği gibi muasır medeniyet seviyesinin üzerine ulaşarak lider ülke Türkiye’yi kuracağız.”

“Ülkemize kumpas kurmak isteyenler hakettikleri yerdeler”

Vali Tahir Büyükakın ise halka hitaben yaptığı konuşmasını Mehmet Akif Ersoy’un dizeleriyle sonlandırdı. Vali Büyükakın, “bu memleketin gerçek askerleri burada, bu memleketin gerçek polisleri burada, bu memleketin gerçek memurları, sizlerin hizmetkârlarınızın hepsi burada. Hainler ise bu memlekete kumpas kuranlar, bu memleketi Suriye’ye, bu memleketi Libya’ya, bu memleketi Mısır’a, bu memleketi geri ülkelere çevirmek isleyenler, ülkemize kumpas kurmak isteyenler ise hak ettikleri yerdeler. Allah’ın izniyle bu memlekette bu nöbet sürdüğü müddetçe, bu memleketin evlatları gözünü kırpmadan nöbetini tutuğu gözünü kırpmadan ölüme gittiği müddetçe; ne bu bayraklar inecek, ne bu ezanlar susacak, ne ülkemizi bölebilecekler, ne de bizi esir edebilecekler.

Geçen sene bugün hain bir darbe girişimine maruz kaldık. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde onun çağrısıyla hepimiz tek yürek olduk. Silahların karşısında, tankların karşısında, helikopterlerin uçakların karşısında; tek yürek olduk, tek yumruk olduk. Gözümüzü kırpmadık. Tam 249 evladımız şehit oldu. Bin 391 evladımız gazi oldular. Ben onların aziz anıları önünde saygıyla eğiliyorum ve onları rahmetle, minnetle anıyorum. Ruhları şad olsun.

Değerli aileleri unutmasınlar ve bilsinler ki; her birimiz onların evladıyız. Bu vatanın tüm fertleri, bu vatanın tüm evlatları şehitlerimizin evlatlarıdır. Şehitlerimizin yakınlarının evlatlarıdır. Şehit ailelerimizin evlatları ise bu vatanın evlatlarıdır, bizim evlatlarımızdır. Ben buradan bütün dünyaya bir kez daha sesleniyorum ki; “Hakkıdır, hür yaşamış bayrağımın hürriyet; Hakkıdır, Hakk’a tapan milletimin istiklal” dedi.



Editör: TE Bilişim